Bediüzzaman Said Nursi ve birçok alimin okuduğu Bitlis'in Güroymak ilçesindeki Norşin Medresesi'nde, 250 yıldır talebe yetiştiriliyor.
Bediüzzaman Said Nursi ve birçok alimin okuduğu Bitlis'in Güroymak ilçesindeki Norşin Medresesi'nde, 250 yıldır talebe yetiştiriliyor.
Medresede yatılı kalan ve her türlü ihtiyaçları karşılanan talebelere 12 yıl boyunca hadis, tefsir, fıkıh, Arap Dili ve Edebiyatı, tasavvuf ve ahlak eğitimi veriliyor.
İmam Hatip Lisesi ve i·lahiyat fakültelerini açık öğretimden tamamlayan ve sıkı bir dini eğitimden geçirilen öğrenciler, icazet almaya hak kazanıyor.
Norşin Medresesi Müderrisi Abdulkerim Çevik, AA muhabirine yaptığı açıklamada, medreselerde hadis, tefsir ve fıkıh gibi dini ilimler ile bunların gramerlerinin okutulduğunu söyledi.
Norşin Medresesi'nin 250 yıl önce Tağ köyünde eğitim vermeye başladığını anlatan Çevik, şöyle konuştu:
"Asıl köyümüz Tağ'dır. Tağ köyünde şeyh Abdurrahman-i Taği'nin babası Molla Mahmut'un orada medresesi vardı. O günden bu yana 250 yıldır Norşin Medresesi eğitime devam ediyor. Medresede 8-12 yıl arasında bir eğitim süreci var. Bu süreç talebelerin Kur'an-ı Kerim okumasıyla başlar. Ardından hadis, tefsir, fıkıh, Arap Dili ve Edebiyatı, tasavvuf ve ahlaki eğitimler alır. Medresemizde yatılı kalan talebeler çok sıkı bir eğitimden geçiriliyor. Yemek ve namaz saatlerinin dışında talebeler kendini tahsil ve ilim okumaya adıyor."
"Medresede büyük alimler yetişti"
Çevik, dünyanın hiçbir yerinde medreselerindeki kadar Arap dili ve gramerinin okutulmadığını savundu.
Medresede son derece iyi bir dini eğitim alan talebelere daha sonra icazet verdiklerini anlatan Çevik, şunları kaydetti:
"Burada dini eğitim alan öğrenciler ayrıca dışarıdan lise ve üniversite eğitimlerini tamamlıyor. Daha sonra bir yerde resmi vazife alıyor veya ilahiyatı bitirip mastır ve doktora eğitimini tamamlıyor. Norşin Medresesi'nde büyük alimler yetişti. Günümüzde bilinen Üstad Bediüzzaman Said Nursi hazretleri, Sadrettin Yüksel, Halil Günenç ve Mehmet Emin Er, Norşin Medresesi'nde okudu. Geçmişte şeyh Abdurrahman-i Taği hem ilimde hem de tasavvufta 19 kişiyi yetiştirdi. Her birisini bir bölgeye göndererek, bunlara irşat ve ilim yaymak için vazife vermiştir."
Medreselerinde 500-700 yıl önce yazılan kitaplardan da yararlandıklarını belirten Çevik, "Elimizdeki kitaplardan hadis ve fıkıh okuyoruz. Okuduğumuz kitaplar genellikle kaynak ve eski kitaplardır. Son yüzyılda yazılmış kitaplar, eski kitaplar kadar net değil. Eski kitaplar daha iyi." dedi.