Bu süreç, bireyin yalnızca maddi ihtiyaçlarının değil, aynı zamanda ruhsal ve zihinsel ihtiyaçlarının da karşılanmasını gerektirir. Ancak bu gereklilik fark edilmediğinde ya da göz ardı edildiğinde, toplumlar cehaletin pençesine düşer. Cehalet, insanın ihya edilmemesinin hem sebebi hem de sonucudur.
Cehaletin temelinde, bilgi eksikliği, dar bir dünya görüşü ve bireyin kendini geliştirme isteğinin zayıflaması yatar. Cehaletin hâkim olduğu toplumlarda insanın değeri yeterince anlaşılmaz, eğitim ve manevi gelişim geri planda kalır. Bu durum, bireylerin potansiyellerini gerçekleştirememesine ve toplumsal çöküşlere yol açar. Çünkü insan, ancak bilgiyle, farkındalıkla ve ahlakla yükselir.
Makalenin tamamını okumak için tıklayın